Lezzetli reçellerin mimarı, enfes tatlıların minik taneli lezzeti. Soğuğu sevmeyen ancak direkt Güneş ışığına da pek aşık olmayan bir ağaç. Küçük bitki kaplarından ziyade, olgunlaşan incirlerin ağırlığını taşıyacak ölçülerde geniş ve büyük bir kap ideal. İstediğiniz boyuta gelene kadar haftada bir kez sulamak yeterli gibi duruyor.
2- Limon Ağacı!
Salataların kadim dostu limon. Evde yetiştirmek de sanılanın aksine oldukça kolay. Limon ağaçlarının en önemli özelliği neme olan tutkular. Havadaki nemin neredeyse %50’si, inanabiliyor musunuz? Limon ağaçlarının gün ışığı istemelerine de çok şaşırmamak lazım. 8-12 saat yeterli.
3- Zeytin Ağacı!
Zeytin ağacı alırken göz önünde bulundurulması gereken noktalardan biri, ağacın meyve vermeme ihtimalinin olması. Şık bir dekor olarak evinizin en güzel köşesinde parlayacaktır elbette, o ayrı. Zeytin ağacının dikili olduğu toprağın kuruması, ağacın sulanması gerektiği anlamına geliyor. Her gün ortalama 6 saat güneş ışığı görmeye ihtiyacı var. Üzülüyor sonra 🙂
4- Avokado Ağacı!
Evde yetiştirilmesi zor gibi gözükse de inanın limon ağacı kadar kolay ve pratik aslında. Saksının içine biraz kum koyulursa ve ardından toprak eklenirse bitki yeterli besin ve nemini alacak; meyve de birkaç hafta içinde kendini belli edecektir. Malum avokado tropikal rüzgârların meyvesi, hal böyle olunca da parlak ışığa olan tutkusunu da notlarımızın arasına sıkıştıralım.
5- Muz Ağacı!
Muz ağacı dedik ama bildiğimiz muz ağacı gibi düşünmeyin. Öyle iri muzlar pek beklentiyi karşılamaz yani. Muz ağacının toprağı hafif olmalı. Parlak gün ışığı sever, suya ise bayılır. Anahtar nokta, tüm yaprakların Güneş ışığı alması için, ışığın geliş açısına göre ağacı düzenli olarak çevirmek, döndürmek vs.
Evinize farklı bir soluk, oturma odanızda tropikal bir hava, sofranızda da dalından sofraya lezzetler… Hayal değil, gerçek; biraz bakım, aldığı kadar sevgi…
Sahi, siz de bitkilerle konuşanlardan mısınız? 😉
